Ana sayfa Oyun İnceleme Frostpunk İncelemesi: Üşüyoruz Kaptan!

Frostpunk İncelemesi: Üşüyoruz Kaptan!

1231
0
PAYLAŞ

Frostpunk bizi alternatif bir 1800’lere götürüyor. Bu dünyada sıcaklık seviyeleri aniden düşmeye başlamış ve tüm büyük şehirler yavaş yavaş kar yığınları altında yok olmuştur. Londra dünyada kalan son şehir olarak insanlığın tek umudu olmuştur. 11 bit studios Frostpunk ile Steampunk tarzının altına kendine özgü bir tarz yaratmayı başarmış. Hem şehir kurma hem de hayatta kalma ögelerine sahip bu oyun her iyi tarzı kendi içinde o kadar iyi harmanlamış ki bir kez başına oturduğunuzda vaktin nasıl geçtiğini anlayamayacaksınız.

Oyunda bizi 3 senaryo bekliyor

Her senaryoda belirli bir güne gelmeden diğer senaryo açılmıyor. İlk senaryoda Londra’dan yola çıkan bir grup Kuzey Kutbuna gider. Şimdi madem tüm Dünya kar altında kaldı neden Kutba gidiliyor diye sorabilirsiniz, çünkü benim de aklıma ilk gelen bu düşünce olmuştu oyuna başlarken. Bu dünyada düşen sıcaklıklarla baş edebilmek için devasa ısı jeneratörleri inşa edilmiş ve bu jeneratörleri işlek tutmak için kömür lazım. En çok kömür rezervi Arktik bölgesinde olduğu için önceden keşif ekipleri giderek yerleşim yerleri kurmuşlar. Bizim komuta ettiğimiz gemi buzullarda sıkışınca geride kalanları yayan bir şekilde bir kraterin içinde bulunan jeneratöre götürüyoruz.

Bu noktadan sonra asıl oyun başlıyor işte. Bir yandan insanların barınak, sağlık ve yiyecek gibi temel ihtiyaçlarını sağlarken bir yandan kömür, çelik ve tahta toplama için altyapıyı hazır hale getirmeliyiz. Ancak bunlar işin şehir kurma kısmı. Oyunda gece ve gündüz ayrımı var. Aksini ayarlamadığınız sürece herkes sadece mesai saatleri içinde çalışır. Bir diğer dikkat edilecek nokta ise ısınma problemi. Oyuna ilk başladığımız zaman ısınma bir problem değilken ilerleyen günlerde hava sıcaklığını düşmesi ile insanlar üşümeye ve hasta olmaya başlayacaklar.

Düşen sıcaklıklar ile baş etmek için jeneratörü ekstra güçle çalıştırabiliyoruz ancak bu bir süre sonra patlamasına sebep oluyor ve o noktada oyun sona eriyor. Bir diğer seçenek ise araştırma yaparak jeneratörü daha çok ısıyı daha uzağa yaymasını sağlamak olacaktır. Ancak bu sefer daha çok kömür kullanacaktır. Sanırım kısır döngüyü anladınız.

Oyunun can alıcı noktası: Yasa Kitabı

Bazı durumlarda insanlar sizden bir onu hakkına karar vermenizi isteyecektir. Buna en basit örnek çocuklar. Evet oyunda çocuklar var ve bu konuda iki seçeneğimiz var. Bunlardan ilki çocuk işçi çalıştırmak bir diğeri ise kalfa olarak büyüklere yardım etmeleri. Şimdi ikinci seçenek daha mantıklı geliyor ancak bu sefer çocukların kalacağı bir bina yapılması gerekiyor ki bunun anlamı çok değerli tahta ve çeliğin kullanması demek. Seçtiğimiz yasaların hiçbiri tama anlamıyla iyi bir sonuca gitmiyor. Her seçenek sonrası onun sonuçların katlanmak zorundayız. Bu sonuçlar Umut ve Hoşnutsuzluk olarak iki değeri etkiliyor. Ne kadar çok umut o kadar iyi adından anlaşılacağı üzere.

Frostpunk hakkında ne kadar konuşsak az bile çünkü son yıllarda gelmiş en keyifli şehir kurma oyunlarından biri. Özellikle oyunun grafikleri en can alıcı noktalardan biri belki de. Karların erimesi veya soğuk noktalarda birikmesi son derece gerçekçi yapılmış. Senaryolarda farklı kararlar alarak değişik sonları görmek isteyenler için bir süre yeterli olsa da Sandbox modu şu an için oyunun ihtiyacı olan özelliklerden biri. Ancak oyunun geliştiricileri satışlardan memnun oldukları için eklenti paketleri üzerinde çalışmaya başlamış bile.

BİR CEVAP BIRAK

Please enter your comment!
Please enter your name here