Outward ilk fragmanını gördüğüm zaman ilginç bir rol yapma oyunu gibi gelmişti hatta biraz olsun Skyrim’i hatırlatmıştı. Ancak oynamaya başladıktan sonra ne kadar yanıldığımı üzülerek görmüş oldum.
Oyuna artık klasikleşmiş olarak elimizde hiç bir şey olmadan başlıyoruz. Daha ne olduğunu anlamadan kendimizi 5 gün içerisinde ödememiz gereken 150 gümüşlük bir borç içinde buluyoruz. Oyun tam anlamı ile sizi bir başınıza bırakıyor diyebilirim. Outward zor bir oyun hemen hemen her şeyi kendiniz keşfetmek zorundasınız. Kesinlikle hiçbir şekilde oyun size ipucu vermiyor.
Outward Dünyasında Hayata Kalmak
Outward özünde bir hayatta kalma oyunu. Açlık, susuzluk ve dinleme gibi temel ihtiyaçların yanı sıra, sıcak ve soğuk etkenleri de devreye girince tam anlamı ile hayatta mı kalmaya odaklanayım yoksa oyuna mı diye iki arada kalmanız olası. Hayatta kalmadan bahsedince oyunun ölüm sisteminden bahsetmeden olmaz.
Outward’da öldüğünüz zaman aslında ölmüyorsunuz. Kafanız karıştı mı? Karakterimizin can sıfıra inince bayılıyor ve bir şekilde hayatta kalarak (kurtarılarak veya vahşi hayvan ininde) bambaşka bir yerde uyanıyoruz. Sanırım gördüğüm en şanslı (yada şanssız) oyun karakteri olabilir.
Haritada bir noktadan diğerine gitmek için kısa yolumuz yok. Alışılagelmiş hızlı ulaşım sistemi mevcut değil. Bu benim çok yadırgadığım bir durum olmadı. Fakat içinde gezindiğiniz dünya çok monoton kaldığı için hemen sıkılıyorsunuz. Hiç alışamadığım durum ise haritada nerede olduğumuzun gösterilmemesi oldu.
Outward için zor demiştim ve bunu sonuna kadar hak ediyor. Savaş sistemi temelde savunma ve saldırı olarak özetlenebilir. Düşman saldırırken savunma yapıp onun açığını bularak saldırı yapmanız hangi silahı kullanırsanız kullanın işe yarayan tek taktik diyebilirim.
Grafiklere gelecek olursak hiç kuşkusuz sınıfta kaldığı yer burası olabilir. İlk gördüğümde ayarları yanlış yaptığımı düşündüm. Ancak tekrar baktığımda bir yanlışlık olmadığı fark ettiğimde asıl gerçekle karşılaştım. Grafikler ne yazık ki birkaç sene öncesine ait gibi duruyor. Keşke daha iyisi olsaymış diye düşündüm.
Bir diğer can sıkıcı nokta ise oyunda büyü yapabilmenin gerçekten zor olması. İlk önce karakterimizin mana potansiyeli açmak gerekiyor. Bunu başarmak için kaç kere öleceğinizden bahsetmeme gerek yok sanırım. Bunun ardından büyü rünlerini öğrenip 4 farklı rün kombinasyonunu kullanarak büyü yapmaya başlıyoruz.
Son Karar
Outward çok güzel bir potansiyele sahip bir oyun ancak ne yazık ki bu potansiyelin değerini tam olarak değerlendirememiş. Özellikle hızlı ulaşım olmaması oyundan çabuk sıkılmanıza neden olabiliyor. Savaş sistemi de benzer şekilde sıkıcı malesef.
Oyunu oynanılmaz hale getiren aksaklıklardan bahsetmiyorum bile. Bunu en çok karşılaşılanı ise yükleme ekranı sonrası envaterdeki tüm eşyaların yok olması. Durum böyle olunca ne yazık ki beklentilerimiz boşa çıkmış oluyor. Fakat oyunun yapımcısı Nine Dots Studio oyuna destek vermeye devam edecek gibi duruyor. Bu problemlerin üstesinden gelmeyi başarabilirlerse ikinci bir şans verilebilir.
